Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun...

İSLAMİ BİLGİ PAYLAŞIM SİTESİ
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Rahmet Forum Son Konular
Konu Yazan GöndermeTarihi
star
starPaz 28 Ekim 2012, 12:04
star
starÇarş. 14 Eyl. 2011, 21:58
star
starSalı 13 Eyl. 2011, 18:41
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:48
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:15
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:02
star
starPtsi 05 Eyl. 2011, 22:51
star
starPaz 04 Eyl. 2011, 13:51
star
starCuma 02 Eyl. 2011, 16:06
star
starCuma 02 Eyl. 2011, 15:45

Namazlarından Gafil Olanlar

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
e-mir
Admin
Admin
e-mir
Yaş :
Kayıt tarihi : 02/02/09
Mesaj Sayısı : 1596
Nerden :
Namazlarından Gafil Olanlar Vide
http://www.rahmet.yetkin-forum.com
MesajKonu: Namazlarından Gafil Olanlar Namazlarından Gafil Olanlar Icon_minitimePerş. 03 Eyl. 2009, 14:37

Âyet-i kerîmede namazı sallayanlar anlatılır. Namazı Allah’ın istediği biçimde ikame edenler değil de salla yapanlar anlatılmaktadır. Namaz kılmaktan gafil adamlar da kıldık zannediyorlar veya namazı bir hareket zannediyorlar. Veya namazı kılınca tamam zannediyorlar. Namaz bitti, namazı kıldık Müslümanlık tamam zannediyorlar. Namazla din kurtarma çabasına giriyorlar. Halbuki Kur’an’da, dinde, İslâm’da böyle hiçbir şeye karışmayan, mücerret kendi başına bir namaz yoktur. Hiçbir şeye karışmayan, hayatta hiçbir fonksiyonu olmayan bir namazdan söz edilmez İslâm’da. Namaz Allah’tan mesaj alma ve alınan o mesajla hayatı düzenleme makamıdır. Namaz, hayatın mihveridir. Namaz, namaz öncesi hayatın Allah’a raporunu ve tekmilini vermektir. Binaenaleyh hayatı düzenlemek üzere Allah’tan mesaj alınmadan kılınan bir namaz, namaz değildir. Ne okuduğunu, ne söylediğini anlamadan kılınan bir namaz Allah’ın istediği bir namaz değildir. Namaz sonrası hayatta etkili olmayan bir namaz, namaz değildir. Onun içindir ki namazla hayat doğru orantılıdır. Namazı düzgün olan kişinin hayatı da düzgündür. Namazı bozuk olanın tüm hayatı bozuktur.

Demek ki Allah’ın istediği biçimde tüm hayatı düzenleyecek bir namaz kılanlar değil de, namaz gösterisinde bulunanlar, namaz kılmadıkları halde namaz kılıyormuş gibi davranan ve çevrelerini aldatan insanlar anlatılıyor burada. Rabbimiz veyl olsun bu şekilde namaz kılanlara buyurduğuna göre, öyleyse birinin namaz kıldığını görüvermemiz, onun gerçek Müslüman olduğuna ve kurtulduğu düşüncesine götürmemelidir bizleri. Eğer adam namazında sâhûn, lâhûn, sâhiv ise burada olduğu gibi, onun namazı da, kendisi de merduttur.

Ancak dikkat ederseniz âyet-i kerîmede “Fi salâtihim” denmemiş de “An salâtihim” denmiştir. Aslında Rabbimizin böyle buyurması biz Müslümanlar için çok büyük bir müjde, çok büyük bir rahmet eseridir. Çünkü birisinde namazdan gaflet, ötekisinde namazda gaflet kast edilir. Namazdan gafletle, namazda gaflet birbirinden farklıdır. Namazda, namazın içinde gaflet affedilirken, namazdan gaflet nifak alâmetidir. Müslümanlar namazın içinde gaflet edebilirler, namazın içinde unutarak, yanılarak gaflet edebilirler. Bu nifak değildir. Hattâ namazın içinde bir şeyleri unutmak günah bile değildir. Nitekim Allah’ın Resûlü de namazda unutmuş ve bu unuttuğunu telafi etmek için sehiv secdesi yapmıştır. Tabii gözlerim uyur ama kalbim asla u-yumaz diyen Allah’ın Resûlüne bu konuda bizim için hüküm konsun diye Rabbimiz unutturmuştur diyoruz. Kıyamete kadar bu konuda na-mazında unutanlar için teşrinin ortaya çıkması adına bu şarttı.

Onun içindir ki burada Rabbimiz “Fi salâtihim sahun” Onlar namazlarında yanılırlar, namazlarında unuturlar ve gaflet ederler buyurmamış da, “An salâtihim sahun” Onlar namazlarından gafildirler buyurmuştur. Namazla alâkalı bir gaflet içindeler onlar. Namazla ilgileri, irtibatları yoktur onların. Namazı kılmışlar kılmamışlar fark etmez onlar için. Namaza aldırış etmezler. Namaz için Rabbimizin belirlediği vakitte namazın kılınıp kılınmadığına aldırış etmezler. Namazı vaktin dışına çıkarırlar. Vaktin evvelinde kılmayıp sonuna taşırırlar. Veya namazlarını Allah’ın emrettiği biçimde tâdil-i erkanına riâyet ederek değil de, tavuğun yem devşirdiği gibi kılarlar. Namazda okuduklarının manasını düşünüp tedebbür etmezler, namazlarında Allah’tan hayatlarını düzenleyecek hiçbir mesaj almazlar. Hayatlarında hiçbir fonksiyonu olmayan, ruhsuz hareketler manzumesidir namazları.

Namazın ehemmiyetinden habersizdirler. Namazın terkinden müteessir olmazlar, kılıp kılmadıklarına, vaktin geçip geçmediğine aldırış etmezler. Namazlarını Allah’ın rızası için değil de dünyevî maslahatlar için kılarlar. Onun içindir ki insanların arasındayken kılarlar ama kendi başlarına kaldıkları zaman terk ederler. Namazı kılarlarken hayrını ummazlar, terk ederken de Rablerinin ikabından korkmazlar. Namazla mağrur olup din sadece namazdan ibaretmiş zannederek onunla din kurtarma gayretine düşerler. Dini sadece namazdan ibaretmiş zannederek namazın istediği diğer kulluklardan gaflet ederler. Namazın kıyamından, kıraatinden, rükusundan, sücudundan habersiz sanki bir teyp gibi veya bir robot gibi şuursuzca yatıp kalkarlar. Namaz boyunca Allah’ı hiç zikretmezler. Kalpleri kafaları başka yerde, iskeletleri namazda, böyle şekil olarak bir namaz kılarlar. İşte Allah diyor ki, veyl olsun bu şekilde namaz kılanlara. Bu namaz onları Allah’tan uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramayacaktır.

Ali Küçük, Maun Suresi, 4,5. ayetlerin tefsiririnde.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Namazlarından Gafil Olanlar

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun... :: DİNİ KONULAR :: Kur'an :: Tefsir -