Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun...

İSLAMİ BİLGİ PAYLAŞIM SİTESİ
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap
Rahmet Forum Son Konular
Konu Yazan GöndermeTarihi
star
starPaz 28 Ekim 2012, 12:04
star
starÇarş. 14 Eyl. 2011, 21:58
star
starSalı 13 Eyl. 2011, 18:41
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:48
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:15
star
starSalı 06 Eyl. 2011, 19:02
star
starPtsi 05 Eyl. 2011, 22:51
star
starPaz 04 Eyl. 2011, 13:51
star
starCuma 02 Eyl. 2011, 16:06
star
starCuma 02 Eyl. 2011, 15:45

Kelle Avcılığından Sahabeliğe

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
e-mir
Admin
Admin
e-mir
Yaş :
Kayıt tarihi : 02/02/09
Mesaj Sayısı : 1596
Nerden :
Kelle Avcılığından Sahabeliğe Vide
http://www.rahmet.yetkin-forum.com
MesajKonu: Kelle Avcılığından Sahabeliğe Kelle Avcılığından Sahabeliğe Icon_minitimeÇarş. 04 Şub. 2009, 22:19

Sürâka b. Malik b. Cu'şum'un Peygamberimiz (a.s.)ı Takip Edişi ve Eman Dilemek Zorunda Kalışı
Kureyş müşriklerinin saldıkları elçi Müdlic oğulları yurduna varıp, Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir'den her birini öldüren veya esir eden kimseye mükâfat olarak birer diyet (yüzer deve) verileceğini duyurmuştu.[227] Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir de, o gün, Salı günü, Müdlic oğullarının yurdu olan Kudeyd'e ulaşmış bulunuyorlardı. [228] Sürâka b. Malik'in Müdlic oğullarının meclislerinden birisinde oturduğu sırada, Müdlic oğullarından bir adam gelip üzerine dikildi[229] ve ona:
"Ey Sürâka! Ben biraz önce sahile doğru giden birkaç yolcu gördüm.[230] Sanırım ki, onlar Muhammed ile ashabıdır!" dedi.[231]
Sürâka, adamın gördüklerinin Peygamberimiz (a.s.)la ashabı olduğunu anladı.[232] Ona, gözüyle "Sus!" diye işaret ettikten sonra:[233]
"Senin gördüğün yolcular onlar değildir. Herhalde, sen filan filan kişileri görmüşsündür ki, biraz önce, yitiklerini aramak için, gözümüzün önünden geçip gitmişlerdi.[234]
Onlar ancak filan oğullarıdır. Yitiklerini anyorlardır!" dedi.
Adam da:
"Olabilir!" diyerek karşılık verdi.[235]
Sürâka, mecliste biraz eğleştikten, oyalandıktan sonra, kalkıp evine girdi. Hemen atını alıp çıkmasını ve yüksek tepenin arkasında kendisini beklemesini cariyesine emretti.[236]
Zırhını giyindi, silahını kuşandı, fal okunu çıkardı.
Onlara zarar verip veremeyeceğini anlamak için, fal okunu çekti.
Hoşlanmadığı şey, zarar veremeyeceği oku çıktı!
Buna rağmen, Sürâka, Peygamberimiz (a.s.)ı tutup Kureyşilere teslim edince yüz deveye kavuşacağı umudunu yitirmedi.[237]
Hemen kargısını alıp, evin arka tarafından dışarı çıktı.
Kargısının parıltısı göze çarpmasın diye alt tarafını yerde sürükleyerek, üst tarafını da aşağıya doğru tutarak atının yanına vardı, üzerine ati adı. Kendisini gayesine bir an önce yaklaştırması için, onu dörtnala kaldırdı.[238]
Peygamberimiz (a.s.)la Hz. Ebu Bekir'i gördü.[239] Seslerini işitecek kadar, kendilerine yaklaştı, yetişti.[240]
Hz. Ebu Bekir dönüp bakınca, bir süvarinin kendilerine gelip yetiştiğini gördü[243]
Peygamberimiz (a.s.):
"Mahzun olma! Allah bizimledir!" buyurdu.[244]
Hz. Ebu Bekir:
"Yâ Rasûlallah! Bu, bizi arıyor ve bize de gelip yetişmiş bulunuyor!?" dedi ve ağladı.Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Sen ne için ağlıyorsun?" diye sordu.
Hz. Ebu Bekir:
"Vallahi ben kendim hakkında ağlamıyorum! Fakat, senin hakkında ağlıyorum!" dedi.[245]

Bunun üzerine, Peygamberimiz (a.s.), arkasına dönüp bakt248]
At birden tökezleyip yere kapandı! Sürâka da atın üzerinden yere yuvarlandı! Hemen kalktı.
Elini fal oku torbasına uzatıp, ondan fal kalemlerini çıkardı ve:
"Şunlara zarar verir miyim, yoksa veremez miyim?" diye, onlarla fal çekti. Yine, hoşlanmadığı şey, zarar veremeyeceği oku çıktı.
Fakat, Sürâka çıkan oka uymadı. Yine, atının üzerine atladı. Kendisini gayesine ulaştırması için onu dörtnala kaldırdı.
Peygamberimiz (a.s.)la arkadaşlarına daha çok yaklaştığı zaman, at yine yere kapandı!
Sürâka da, atın üzerinden yere yuvarlandı!
Kalktı. Tekrar elini ok torbasına uzatıp, ondan fal kalemlerini çıkardı ve:
"Şunlara zarar verir miyim, yoksa veremez miyim?" diye, onlarla fal çekti.
Yine, hoşlanmadığı şey, zarar veremeyeceği oku çıktı.
Sürâka oka isyan etti. Yine, atına ati adı.
Kendisini gayesine ulaştırması için onu dörtnala kaldırdı.
Peygamberimiz (a.s.)ın okuduğu Kur'ân-ı Kerîm'i işitecek kadar yaklaştı. [249]
Aralarındaki mesafe iki-üç mızrak boyuna kadar indi. [250]
Peygamberimiz (a.s.) arkasına hiç dönüp bakmıyor, Hz. Ebu Bekir ise, arkasına sık sık, çok çok dönüp dönüp bakıyordu!
Peygamberimiz (a.s.)ın okuduğu Kur'ân-ı Kerîm'i işittiği sırada, Sürâka'nın atının iki ön ayağı birden yere, kuma battı, gömüldü! Bu batış, atın dizlerine kadar erişti!
Sürâka da, atin üzerinden yere yuvarlandı!
Sürâka atı kalkmaya zorladı ve at da kalkmaya çabaladı ise de, ayaklarını gömüldüğü yerden çıkaramadı!
Sürâka Peygamberimiz (a.s.)ın böyle Allah tarafından korunduğunu görünce, İslâmiyetin her tarafa yayılıp hakim olacağına kanaat getirdi. [251]
"El-emân!" diyerek[252] seslendi [253] ve: "Ben, Sürâka b. Malik b. Cu'şum'um! Bana bakınız! Sizinle konuşacağım. Vallahi, ben artık size ne eziyet edeceğim, ne de benden size hoşlanmayacağınız birşey gelecektir! [254]
Ey Muhammed! Anladım ki, bu başıma gelen şey, senin işindir! Dua et de, Allah beni şu içinde bulunduğum durumdan kurtarsın![255] Üzerime borç olsun ki;[256] vallahi[257] ben arkamdan gelenlere halinizi gizleyeceğim!
İşte ok torbam! Bu oklardan bir ok al! Sen filan ve filan yerde benim develerimin ve davarlanmın yanına uğra! Onlardan neye ihtiyacın varsa al!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Benim senin develerine ve davarlarına ihtiyacım yok!" buyurdu[258] ve Allah'a dua etti.[259]
At hemen silkinip ayağa kalktı!
Atın yere gömülen ayaklarının izinden, göğe doğru, ateş dumanı gibi bir duman yükselip dağıldı. [260]
Sürâka:
"Kavmin, senin öldürülmen veya esir edilmen için diyet (yüz deve) vaad etti!" dedi.
Kureyşlilerin Peygamberimiz (a.s.)a ve ashabına neler yapmak istediklerini haber verdi.
Sürâka Peygamberimiz (a.s.)la arkadaşlarına yol azığı ve levazımı vermek istedi ise de, ondan birşey almadılar. [261]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Söyle ona! Kendisinin de bizden bir isteği var mı?" buyurdu.
Hz. Ebu Bekir bunu ona söyledi. [262]
Sürâka:
"Seninle benim aramda bir alâmet olmak üzere, bir yazı, [263] benim için bir emannâme[264] yaz!" dedi.[265]
Peygamberimiz (a.s.), Hz. Ebu Bekir'e:
"Onun için bir yazı yaz!" buyurdu. [266]
Âmir b. Füheyre emir buyurulan yazıyı bir deri parçasına yazdı. [267]
Sürâka da, o yazıyı alıp ok torbasının içine koydu[268] ve:
"Ey Allah'ın Peygamberi! Sen ne dilersen bana emret!" dedi.
Peygamberimiz (a.s.):
"Sen yerinde dur! Arkamızdan gelecek hiçbir kimseyi bırakma!" buyurdu.
Günün başında Peygamberimiz (a.s.)a harp açan Sürâka, günün sonunda onun silahlı bir koruyucusu olmuştu! [269]
Sürâka, oradan geri dönüp, rastladığı herkese:
"Ben, sizin adınıza, burada olanlara yeterim!" diyor ve onları geri çeviriyordu. [270]
O, vermiş olduğu sözünde böylece durdu. [271]
Peygamberimiz (a.s.)ın Sürâka'ya Bir Müjdesi
Sürâka dönüp gitmek istediği zaman,[272] Peygamberimiz (a.s.) ona:
"Ey Sürâka! Sen Kisrâ'nın[273] bileziklerini koluna takınacağın, kemerini kuşanacağın ve tacını giyeceğin zaman nasılsın?!" buyurdu.[274]
Sürâka:
"Krallar kral277]
İran fütuhatında, Kisrâ'nın bilezikleri, kemeri ve tacı Medine'ye getirildiği zaman, Hz. Ömer Sürâka'yı çağırıp bunları ona taktı!
Sürâka kolları kıllı bir zât idi. Hz. Ömer, ona:
"Ey Sürâka! Ellerini kaldırıp 'Allahuekber! Hamdolsun o Allah'a ki, bunları 'Ben insanların Rabbiyim!' diyen Kisrâ b. Hürmüz'den soyup, Müdlic oğullarından Sürâka b. Mâlik b. Cu'şum bedevisine takındırdı!' de" dedi.[278]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
e-mir
Admin
Admin
e-mir
Yaş :
Kayıt tarihi : 02/02/09
Mesaj Sayısı : 1596
Nerden :
Kelle Avcılığından Sahabeliğe Vide
http://www.rahmet.yetkin-forum.com
MesajKonu: Geri: Kelle Avcılığından Sahabeliğe Kelle Avcılığından Sahabeliğe Icon_minitimeÇarş. 04 Şub. 2009, 22:19

[227] İmam Zührî, Megâzî, s. 101, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 176, Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 256, Hâkim , M üstedrek, c. 3, s. 6-7, E bu Nuaym , Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 332, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 486, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 240, İbn Seyj'id, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 184, Zehebî, Târîhu'l-islâm , s. 328, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 185.
[228] İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 232.
[229] İmam Zührî, Megâzî, s. 101 -102, İbn İshak, İbn Hişam, Sine, c. 2, s. 1 34, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 6-7, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240, İbn Seyyid, c. 1, s. 1 84, Zehebî, s. 328, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[230] İmam Zührî, Megâzî, s. 1 02, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Ebu Nuaym , c. 2, s. 332, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240-241, İbn Seyyid, c. 1, s. 184-185, Zehebî, s. 328, E bu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[231] İmam Zührî, Megâzî, s. 102, İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Hâkim, c. 3, s. 7, E bu Nuaym, c. 2, s. 332, Beyhakî, c. 2, s. 486.
[232] İmam Zührî, s. 1 02, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Hâkim, c . 3, s. 7, Beyhakî, c. 2, s. 486, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241, İbn Seyyid, c. 1, s. 185, Zehebî, s. 328, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[233] İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym, c. 2, s. 332, Beyhakî, c. 2, s. 486, Zehebî, s. 328, E bu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[234] İmam Zührî, s. 102, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Ebu'l-Ferec, c. 1, s.241, İbn Seyyid, c. 1, s. 185, Zehebî, s. 325, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[235] İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym , c. 2, s. 332, Beyhakî, c. 2, s. 486, Zehebî, s. 328.
[236] İmam Zührî, s. 102, Abdurrezzak, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 256, Hâkim, c. 3, s. 7, EbuNuaym, c. 2, s. 332. E bu'l-Ferec, c. 1, s. 241, İbn Seyyid, c. 1, s. 185, Zehebî, s. 325-326, E bu'l-Fidâ, c. 3, s. 1 85.
[237] İmam Zührî, s. 102, İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym, c. 2, s. 332-333, Beyhakî, c. 2, s. 486.
[238] Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 392, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 176, Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 256-257, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 241, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 185, Zehebî, Târîhu'l-islâm, s. 325-326, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n- nihâye, c. 3, s. 185.
[239] Abdurrezzak, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 7.
[240] Abdurrezzak, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 257, Hâkim, c. 3, s. 7.
[241] Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 257.
[242] İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, E bu'l-Ferec, c. 1 , s. 240, Zehebî, s. 324-325, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 188.
[243] İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Buhârî, c. 4, s. 259, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 240, Zehebî, s. 324, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 188
[244] İbn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 240, Zehebî, s. 324-325, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 187.
[245] İbn Sa'd, Tabakât, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 240, Zehebî, s. 325, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 188.
[246] Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 259.
[247] İbn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. Ebu'l-Ferec, c. 1,s.24O, Zehebî, s. 325, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 188.
[248] Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 259.
[249] İmam Zührî, Megâzî, s. 102-103, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 393, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 176, Buhârî, Sahih, c. 4, s. 257.
[250] Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1, s. 3, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 484, İbn Esîr, Usdu'l-gâbe, c. 2, s. 381, Zehebî, Târîhu'l-islâm, s. 324.
[251] İmam Zührî, s. 103, İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 134, Ab durrezzak, c. 5, s. 393-394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 257, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 7, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 241, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 1 85, Zehebî, Târîhu'l-islâm , s. 326, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 185.
[252] İmam Zührî, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s.394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Belâzurî, Ensâbu'l-eşrâf, c. 1, s.263,Hâkim , c.3,s.7, Beyhakî, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 241, İbn Seyyid, c. 1,s.185, Zehebî, s. 326, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[253] İmam Zührî, s. 103, İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 1 76, Buhârî, c. 4, s. 257, Beyhakî, c. 2, s. 487, E bu'l-Ferec, c. 1, s. 241, İbn Seyyid, c. 1, s. 185, Zehebî, s. 326, E bu'l-Fidâ, c. 3, s. 1 85.
[254] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 134, Ebu Nuaym , Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 333, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 488, İbn E sîr, Usdu'l-gâbe, c. 2, s. 332.
[255] İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 1, s. 3, Müslim, Sahîh, c. 4, s. 2311, Zehebî, Târîhu'l-islâm, s. 325, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 188.
[256] Müslim, Sahîh, c. 4, s. 2311 .
[257] Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Zehebî, s. 325.
[258] İbn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Müslim, c. 4, s. 2311, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 240, Zehebî, s. 325.
[259] İbn Sa'd, c. 4, s. 366, Ahmed b. Hanbel, c. 1, s. 3, Müslim, c. 4, s. 2311, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 240, İbn Seyyid, c. 1 , s. 185, Zehebî, s. 325, E bu'l-F idâ, c. 3, s. 18 8.
[260] İmam Zührî, Megâzî, s. 102, İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 134 Abdurrezzak, c. 5, s. 393-394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 257, Ebu Nuaym, c . 2, s. 333, Beyhakî, c. 2, s. 488, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241.
[261] Zührî, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 257, Hâkim, Müstedrek, c.3, s. 7, Beyhakî, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec, c. 1, s. 241-242, İbn Seyyid, c.1, s. 185, Zehebî, s. 326, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[262] İmam Zührî, s. 1 03, İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 135, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Ebu Nuaym, c. 2, s. 333, Beyhakî, c. 2, s. 478.
[263] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 333, Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 2, s. 488.
[264] İmam Zührî, Megâzî, s. 103, Abdurrezzak, Musannef, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 4, s. 176.Buhârî, Sahîh, c. 4, s. 257, Hâkim, Müstedrek, c. 3, s. 7, Beyhakî, c. 2, s. 487, Ebu'l-Ferec İbn Cevzî, el-Vefâ, c. 1, s. 242, İbn Seyyid, Uyûnu'l-eser, c. 1, s. 185, Zehebî, Târîhu'l-islâm, s. 326, Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 185.
[265] İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Beyhakî, c. 2, s. 488, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 332.
[266] İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Beyhakî, c. 2, s. 488, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 332.
[267] İmam Zührî, s. 103, Abdurrezzak, c. 5, s. 394, Ahmed b. Hanbel, c. 4, s. 176, Buhârî, c. 4, s. 257, Hâkim , c. 3, s. 7, Ebu'l-Ferec, c. 1 , s. 242, İbn Seyyid, c. 1, s. 185, Zehebî, s. 326, E bu'l-Fidâ, c. 3, s. 185.
[268] İbn İshak, İbn Hişam, c. 2, s. 135, Ebu Nuaym , c. 2, s. 333, Diyarbekrî, s. 332.
[269] İbn Sa'd, Tabakâtü'l-kübrâ, c. 1 , s. 266, Ahmed b. Hanbel, c. 3, s. 211, Buhârî, c. 4, s. 260, Muhibbüt-Taberî, Rıyâdu'n-nadrâ, c. 1 , s. 104, Zehebî, s. 338, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 2, s. 220, Zürkânî, Mevâhibu'l-ledünniye, Şerhi, c. 1, s. 347.
[270] İbn Sa'd, c. 1, s. 232, Müslim, Sahîh, c. 4, s. 2310, Ebu'l-Fidâ, c. 3, s. 185, Diyarbekrî, c. 1,s.332.
[271] Müslim, Sahîh, c. 1 , s. 332.
M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 2/361-366.
[272] İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 1 05, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 2, s. 221.
[273] Rum beldelerinden Cezfre ile birlikte, Şam krallarından her birine Kayser, Fars krallarından her birine Kisrâ, Mısır kralların­dan her birine Firavun, İskenderiye krallarından her birine Mukavkıs, \femen ve Şıhhfr krallarından her birine Tübba, Habeş kral­larından her birine Necaşf, Yunan ve Hind krallarından her birine Batlım us, Türk krallarından her birine de Hakan denilir (Ebu'l-Fidâ, el-Bidâye ve'n-nihâye, c. 3, s. 78).
[274] İbn Esîr, Usdu'l-gâbe, c. 2, s. 332.
[275] Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 4, s. 218.
[276] İbn Esîr, Kâmil, c. 2, s. 1 05, Halebî, İnsânu'l-uyûn, c. 2, s. 221.
[277] Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 4, s. 218.
[278] Beyhakî, Delâilü'n-nübüvve, c. 6, s. 325-326, İbn Abdilberr, İstiâb, c. 2, s. 581, Süheylî, Ravdu'l-ünüf, c. 4, s. 21 8, İbn Esîr, Usdu'l-gâbe, c. 2, s. 332, İbn Hacer, el-İsâbe, c. 2, s. 19, Diyarbekrî, Hamîs, c. 1, s. 333, Halebî, c. 2, s. 221.
M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 2/367.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Kelle Avcılığından Sahabeliğe

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Allah'ın Selamı, Rahmeti ve Bereketi Hidayete Tabi Olan Kullarının Üzerine Olsun... :: DİNİ KONULAR :: Sahabeler -