Ebu Davud ve İbn-i Mace de yer aldığına göre sahabilerden Vasile b. Eska, (r.a.) diyor ki:
Bir defasında Rasulullah'a: "Taassub nedir?" diye sordum. Bana: "insanın kendi kabilesini haksızlıkta desteklemesidir." dedi. Sünen-i Ebu Davud, Kitab el-Edeb, Taassub Babı Hadis No:5119, cild 5, sayfa 345
İbni Mace'nin Fesile'den naklettiği hadis ise şöyle: "Babamdan duyduğuma göre Rasulullah (sav), "Irkçılık kişinin kendi kabilesini sevmesi değildir. Irkçılık kişinin kendi kabilesini zulüm olan bir işte desteklemesidir." demiş.
Yine Ebu Davud'da yer aldığına göre Süraka b. Malik şöyle diyor:
Bir defasında Peygamberimiz bize verdiği bir hutbede:
"Günah olmayan konularda aşiretini savunan kişiler, aranızdaki hayırlılardır." buyurmuştur.
Ebi Davud, Kitab el-Edeb Asabiye (Irkçılık) Babı, H. No: 5120, c.5, s. 341. Ebu Davud bu rivayetini, Eyyub b. Süvey'den alıyor ravi zayıftır" diyor. Süneni Ebu Davud, c.5, s. 341. Eyyub b. Süveyd el-Ramli el-Şeybani, Künyesi Ebu Mesud, adındaki bu ravi, Ahmed b. Hanbel ve diğer bazı hadis imamlarınca zayıftır.
Yine Ebu Davud'un sahabilerden Cübeyr b. Mutim'e dayanarak bildirdiğine göre Peygamberimiz şöyle buyuruyor:
"İnsanları zümre [ırkçılık,hemşehrilik,hizibçilik,akrabalık vs.] tassubuna çağıran (kışkırtan) kimse bizden değildir. Zümre taassubu uğruna savaşan bizden değildir. Zümre taassubu uğruna ölen bizden değildir."
Sünen-i Ebi Davud, Kitab el-Edeb, Irçılık Babı, H. No: 5121. c.5, s. 5121, c.5, s. 354. Müslim-Kitab el-İmare, H. No: 1848 Ebu Hureyre'den.
Ayıca Ebu Davud'un, İbn-i Mesud'dan rivayet ederek kaydettiğine göre Peygamberimiz (s.a.v.) yine bu konuda şöyle buyuruyor:
"Kim haksız bir konuda kendi kavmini desteklerse onun hali uçurumdan düşmüş de kuyruğundan yukarıya çekilmeye çalışılan bir deveninkine benzer."
Sünen-i Ebu Davud, Kitab el-Edeb, Irkçılık Babı, H. No: 5118, c. 5, s. 341. Hadisin İsnadı sahihtir. Ebu Davud, ibn Mes'ud'dan buna uyan diğer bir hadis rivayet ediyor. Sünen-i Ebu Davud. H. No: 5117, c.5, s.34O.
Bu iki zümre [Ensar ve Muhacir] ismini benimsemek ve bu zümrelere mensup olmak Allah'ın ve Rasulullah'ın sevgisini kazandırdığı halde [zulüm olan bir işte bu iki zümreyi bile desteklemek yasaklandığına göre], mubah veya mekruh olan nisbet ve ilişkilere taassupla nasıl bağlanılabilir? Sözün kısası, şeriatta yeri olan bir zümre ismine mensup olmak, başka her hangi bir guruplandırma ismine bağlanmaktan daha iyidir. Bakınız bu konuda Ebu Davud'un, bildirdiğine göre İran asıllı bir köle olan sahabilerden Ebu Ukabe ne diyor?:
Peygamberimizle birlikte Uhud Savaşı'na katılmıştım. Bir ara "Al sana, bu da İran asıllı bir köle olan benden yana, sana bir ders olsun" diyerek karşıma çıkan bir müşriğe bir darbe vurmuştum. Bunun üzerine bana doğru dönen Rasulullah "Al sana, bu da Ensar'dan bir köle olan benden sana bir ders olsun." desen olmaz mıydı?" buyurdu.
Sünen-i Ebu Davud, Kitab el-Edeb, Irkçılık Babı, H. No: 5123, c.5, s. 343, İbn Mace, Kitab el-Cihad, Savaşta Niyet Babı, H. No: 2784, c.2, s. 931, Ebi Ukbe'den rivayet edilen bu hadis "Mürsel” dir.