Aşağıda yazacağım paragraf Seyyid Kutub’un İslam kapitalizm çatışması adlı kitabının 104.sayfasından bir alıntıdır. Arslan Yayınları 1993 Mütercim Kamil M. Çetiner
......................... İslami yönetim, şeyh ve dervişleri avare dolaştırmaz. Bunların sadaka ve adaklarla hayatlarını devam ettirmelerine fırsat tanımaz. İslam, bütün insanların çalışarak alın teriyle kazanmalarını ister. Çalışmadan ücret, iş olmadan kazanç yoktur. Salavat-ı Şerifeler ve dualar, şahsi ibadetlerdir. Bunlar ictimai bir iş veya hizmet değildir. Zikir meclisleri tertib etmelere ve vird okumalara gelince, bunlar tembellik döneminin bildiği şeylerdir. İslam’ın canlı ve hareketli dönemleri ise böyle şeyleri tanımamıştır. Arapça orijinal okunuş: Ve’s-salavat ve’d-daavat ibadetun şahsiyyetun ve leyset amelen ictimaiyyen. Emma igamet’ul-ezkari ve tilavet’ul-evradi fetilke eşyaun ta’rifuha usur’ut-tebettüli vela ta’rifuha usur’ul-hayati ve’n-neşat. .................................. Şimdi yazarın, yukarıdaki satırlarda tarif ettiği ve halkın sırtına kene gibi yapışarak yaşamaya alışmış bazı kişiler bu satırların kendileri için barındırdığı tehdidin farkında olduklarından bakın bu satırları nasıl tahrif etmekte ve Seyyid Kutub’a nasıl iftira atmaktadırlar:
Aşağıda okuyacağınız satırlar, son zamanlarda Müslüman gençlere ısrarla tavsiye edilip okutulan ve çok meşhur bir yazara ait olan bir kitapçıktan alınmıştır. Önce o satırları hep beraber bir kere okuyalım: "İslam idaresi sofuluk satan dervişleri, sahte şeyhleri şunun bunun adaklarıyla yaşasınlar diye kendi alemlerine başı boş bırakmaz. İslam, her ferdin bizzat karşılığını alacağı bir işle meşgul olmasını esas tutar. Emeksiz ücret, işsiz gelir yoktur. Namazlar, dualar kişisel olup toplumsal karaktere sahip değillerdir. İster belli duaları okumak şeklinde ... bütün bunlar tembellik çağının ürünleridir. Hayat ve hareket çağları böyle şeylere önem vermemiştir.” (ilave ve çıkartma yapılmaksızın aynen alınmıştır). Hayret ve dehşet değil mi? .. Namaz ve dualar toplumsal bir karaktere sahip değilmiş ve bunlar tembellik çağının ürünleriymiş. bu acayip satırlar kimindir, hangi kitaptan alınmıştır, diye soracaksınız. Cevap verelim: Kitabın ismi: "İSLAM-KAPİTALİZM ÇATIŞMASI" olup, yazarı da Seyyid Kutub'tur. İşte on yılı aşan bir zamandan beri memleketimizdeki temiz imanlı gençlere planlı ve programlı bir şekilde böyle garip, bozuk, çarpık fikirler okutulmakta, zihinleri karmakarışık edilmektedir. Üstelik bu yayınlardan dolayı Seyyid Kutub mezarında kan terlemektedir. Çünkü o, hayatının son devresinde, daha önce yazmış olduğu bozuk, aşırı ve çarpık fikir ve görüşleri reddetmiştir. Bu kitapları tercüme edip de Müslüman gençlere "aksiyoncu ve dinamik İslami neşriyat" diye sunanlar Seyyid Kutub'un bunlardan döndüğünü, bunları reddetmiş olduğunu bilmiyorlar mı? Bilmiyorlarsa gaflet içindedirler.
İftiralar burada bitti. Ne diyelim Allah ülkemiz Müslümanlarını Seyyid Kutub gibi kişilerden güya koruyormuş gibi yaparak İslamı savunduklarını zanneden bu kişilere azıcık İslami şeref ve birazcık da imani haysiyet nasib eylesin. Amin