Âişe'den -Allah ondan râzı olsun- rivâyet olunduğuna göre o şöyle demiştir: Beni Zureyk kabilesinden Lebid b. el-A'sam adında bir Yahudi, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sihir yaptı. Öyle ki Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- yapmadığı bir şeyi yapmış olduğu vehmine düşüyordu. Bir gün benim yanımda iken Allah’a duâ etti, sonra yine duâ etti ve dedi ki: “Ey Âişe! Hissettin mi, sorduğum hususta Allah Teâlâ bana fetva verdi. İki kişi bana geldi (Cebrail ve Mikail). Biri başucuma, diğeri de ayak ucuma oturdu. Biri diğerine: “Bu zatın rahatsızlığı nedir?” dedi. Öbürü: “Büyüdür” dedi. Önceki tekrar sordu: “Kim sihir yaptı (büyüledi)? Diğeri: “Lebid b. el-A'sam adlı (Beni Zureyk’li bir Yahudi) diye cevap verdi. Öbürü: “Büyüyü ne yaptı?” dedi. Arkadaşı: “Bir tarakla saç döküntüsüne ve bir de erkek hurma tomurcuğunun içine” cevabını verdi. Diğeri: “Pekala, o şimdi nerede?” diye sordu. Arkadaşı: “Zervan kuyusunda.” cevabını verdi.” Âişe -Allah ondan râzı olsun- şöyle dedi: “Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ve sahâbeden bir grup, o kuyuya geldiler. Sonra Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle dedi: “Ey Âişe! Allah’a yemin olsun ki, kuyunun suyu sanki kına ıslatılmış gibi (bulanık) ve (o kuyu ile sulanan) hurma ağaçlarının başları da sanki şeytan başları gibi idiler.” Ben: “Ey Allah’ın Rasûlü! Onu yakmadın mı ?” diye sordum. “Hayır” dedi ve ilâve etti: “Bana gelince, Allah Teâlâ bana âfiyet lütfetti ve şifa verdi. Ben ondan insanlara bir şer gelmesine sebep olmaktan korktum. Gömülmesini emrettim ve gömüldü.” Müslim Buhârî’nin rivâyetinde ise; “Hanımlarına yaklaşmadığı halde yaklaşmış gibi kendisini hissediyordu.” ibaresi geçmektedir.
Zeyd b. Erkam -Allah ondan râzı olsun- anlatıyor: “Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e sihir yapıldı. Bu yüzden günlerce hasta düştü. Sonunda Cibril geldi ve: “Seni Yahudilerden bir adam sihirledi. Yaptığı sihir düğümünü, filanca kuyuya attı.” dedi. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Ali’yi -Allah ondan râzı olsun- bunun için oraya gönderdi. Ali -Allah ondan râzı olsun- bu düğümü oradan çıkarıp çözdü. (Sihir çözülünce) Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem Allah’ın izniyle- bağdan kurtulmuş gibi kendine geldi. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- o Yahudiyi zikretmedi ve onun yüzünü de hiç görmedi.” Nesâî
Bu olay, hicretin 7. yılında Medine’de cereyan etmiştir. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in bu sihrin etkisinde 6 ay kaldığı söylenmektedir.